güya ki yaprağın biri düşmüş de, ağaç kökünden sarsılmış gibi
elmalar akikti, üzümler canfes ve ölümü bir has bahçe belleyip Musa çelebi nicedir sırmalı bir düşü yağlı bir kement gibi boynuna dolamış
devlet solgundu
ve halk, yakut bir atlas olarak susuşu karakalem, gülüşü miri ve ansızın sedef bir orak biçmiş gibi gülüşü, yahut ki acının kol demiri şark göğsüne vurulmuş
güya ki yaprağın biri düşmüş de, ağaç kökünden sarsılmış gibi